Singapur benim Güney Asya’da en sevdiğim kentlerden… Uzun yıllar yaşanacak bir yer değil ancak hayatının bir kısmında Asya kıtasında yaşamak isteyenler için çok güzel bir alternatif.
2017 yılında Singapur’a yerleşme kararı alıp çalışma vizesi, ofis gibi detayları tamamlamıştım ancak sonrasında kariyerimdeki bir değişiklik nedeniyle tam yerleşemeden vazgeçmiştim.
5.7 milyon nüfusu ve 57 bin dolarlık kişi başına milli geliri ile dünya üzerinde refah düzeyinin en yüksek olduğu kentlerden. Her yıl en az 5-6 defa seyahatimin olduğu bu kenti birkaç kelimeyle tanımlamam istense “düzen” ve “temizlik” derim herhalde…
Singapur’un kurallar ülkesi olduğunu uçakta dağıtılan giriş kartlarından anlamaya başlıyorsunuz. Giriş kartlarının arkasından kocaman uyuşturucu kaçakçılarının ölüm cezasına çarptırılacakları büyük harflerle yazıyor…
Sadece uyuşturucu kaçakçılarına yönelik değil kentte normal yaşama da yönelik çok sayıda kural var. Bazı kurallar ilk bakışta çok garip ve anlamsız gibi gelse de Singapur’da bu kurallar koyulmadan önce ciddi tartışılıp, nedenleri üzerinde konuşulmuş.
Sakız çinemek yasak
Bunlardan en ilginci ise ülkede sakız çiğnemenin yasak olması… Hatta sakız satmak, ülkeye sakız sokmak bile yasak. Hal böyle olunca kaldırıma yapışmış pis sakız lekeleri görmüyorsunuz. Yıllar boyunca kaldırımlarda, anahtar deliklerinde, toplu konutlarda, toplu taşıma araçlarında atılan sakızlar bu kuralın nedeni olmuş. Sakız satanların cezası ise 100.000 Singapur Doları veya 2 yıl hapis olarak belirlenmiş.
Kural ilk uygulanmaya başlandığında uluslararası basının da yoğun ilgisini çekmiş. Tartışmalar sırasında Singapur’un başbakanı Lee Kuan Yew, “Eğer sakız çiğnememenin sizin yaratıcılığınızı etkilediğini düşünüyorsanız muz çiğnemeyi deneyin” demiş 🙂
1992’den beri uygulanan kuralda 2004 yılında bir değişiklik getirilmiş. Halkın sigarayı bırakmasını teşvik etmek amacıyla sadece eczanelerde doktor reçetesiyle satılabilmek şartıyla nikotinli sakızlara istisna getirilmiş.
Singapur’da tütün ürünlerinin tüketimi üzerinde de ciddi kısıtlamalar var. Sigara sadece belli alanlarda içilebiliyor ve satışı üzerinde yüksek oranlı vergiler var. 2016 yılında nargile satışı ve ülkeye bireysel kullanım için nargile tütünü sokulması yasaklandı.
2016 yılında bir seyahatim sırasında tüm kentte sadece Arab Street de bir Türk restoranında ancak 10 kişinin yanyana oturabileceği kadar bir alan için nargile izni olduğunu görmüştüm. O dönemde onun için de son 3 aydı ve Türk restoranının sahibi fiyatları katlamıştı… Bu yasaktan sonra Singapur’da yaşayan birçok nargile tiryakisi nargile içebilmek için Singapur’a komşu Malezya’nın Johor Bahru kentine günü birlik gitmeye başladılar. (Not: Benim Singapur’a yerleşmekten vazgeçmemde nargile yasağının etkisi olmadı J )
Singapur’da daha başka bir çok ilginç yasak bulunuyor. Trafik akışını aksatacak şekilde uçurtma uçurmak, tükürmek, başkasına ait WIFI’ye izinsiz bağlanmak, evin içinde çıplak dolaşmak, tuvaletten çıkarken sifonu çekmemek, güvercinlere yiyecek vermek ve sıkı durun asansörlere tuvaletini yapmak yasak. Şehir efsanesi olduğunu düşünüyorum ancak bazı arkadaşlarım bazı asansörlerde bu konuda detektör olduğunu söylediler 🙂
Singapur’da en sevdiğim bölgelerden birisi Merlion. Her seyahatimde yürüyerek Merlion’a kadar gitmeye çalışıyorum. Merlion Singapur’un sembolü aslan başlı denizkızı heykeli. Hikayeye göre 14. yy’da Malezyalı bir prensin Singapur kıyılarına yaptığı sandal gezisi esnasında hava şartları oldukça kötüdür ve prens sandalını kıyıya çekip mola verir. Tam da bu sırada heybetli ve vahşi bir aslanın bu topraklarda dolaştığını görür. Prens gördüğü bu aslanın heybetinden ve gücünden öyle etkilenir ki, aslanın bu adaya şans ve güç getireceğine inanır. O günden beridir de adaya Malay dilinde aslan anlamına gelen “Singa” ile şehir anlamına gelen “Pura” sözcüklerinin birleşimi olan “Singapura / Aslan Şehri” denilir. Zaman içerisinde adaya fyabancıların da gelmeye başlamasıyla ülke ismi İngilizce ifadeyle “Singapore” olarak kayıtlara geçer. Ancak belirtmek gerekir ki bu topraklarda hiçbir zaman aslanlar var olmamıştır. Prensin gördüğü muhtemelen beyaz Asya kaplanıdır ama buna rağmen ülke ismi aslan şehri olarak kalmıştır…
Singapur’daki Merlion Heykeli, Marina Bay Sands Otel, hayatımda gördüğüm en güzel parklardan Gardens by the Bay, Sentosa Adası,Chinatown, Orchard Road, Singapur Botanik ve Orkide Bahçesi ve Little India gibi birçok gezilecek noktayı ise ayrı bir yazıda detaylı anlatmak gerekiyor.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.