Türk havacılığı, son yıllarda geliştirdiği insanlı ve insansız özgün hava araçları ile bütün dünyanın dikkatini çekmektedir. T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) himayesinde TUSAŞ Türk Havacılık Uzay Sanayii tarafından milli imkânlarla tasarlanan ve üretilen T625 GÖKBEY genel maksat helikopterinin Cumhuriyetimizin 101. yıl dönümü olan 29 Ekim 2024’te Jandarma Genel Komutanlığına teslim edilmesi ülkemiz için bir gurur kaynağı, Türk havacılığı için de önemli bir kilometre taşı olmuştur. Bu yazımızda, T625 GÖKBEY helikopterine güç vermesi amacıyla TUSAŞ Motor Sanayii A.Ş. (TEI) tarafından geliştirilen ve ülkemizin ilk yerli ve millî Turboşaft motoru olan TEI-TS1400 hakkındaki gelişmeleri ve bu motorun ülkemizin motor geliştirme kabiliyeti açısından sağladığı faydalardan söz edeceğiz.
Bilindiği üzere, insanlı hava araçları için gaz türbinli motor geliştirmek oldukça zor bir süreç olup az sayıda ülkenin sahip olabildiği bir kabiliyettir. Bu geliştirme süreçleri uzun yıllar almakta ve ciddi maliyetler getirmektedir. Havacılık motorları, yüksek irtifalarda, zorlayıcı hava koşullarında, düşük yakıt tüketimi ile ihtiyaç duyulan gücü üretebilmelidir. İlaveten motorların, hafif, yüksek manevra kabiliyetine sahip, emniyetli, güvenilir, kolay bakım yapılabilir, uzun ömürlü, yüksek kalite standartlarına sahip ve maliyet etkin olması gerekmektedir. Bu gerekliliklerin hepsini yerine getirebilen ürünler geliştirilebilmesi için yüksek teknoloji gerektiren güçlü bir imalat ve test altyapısı ile birlikte havacılık motorları konusunda uzmanlaşmış, yetkinliği yüksek, güçlü bir insan kaynağına sahip olunmalıdır. Bu doğrultuda, SSB önderliğinde başlatılan ve TEI ana yükleniciliğinde yürütülen Turboşaft Motor Geliştirme Projesi (TMGP), ülkemizin motor konusunda dışa bağımlılığını azaltmak ve ülkemize yerli ve millî imkânlar ile havacılık için özgün gaz türbinli motor geliştirme kabiliyeti kazandırmak açısından çok önemli bir adımdır. Helikopter geliştirme alanında elde edilen tasarım, üretim ve test yeteneğine ek olarak motorun da yerli imkânlarla geliştirilmesi Türk havacılığı ve sanayisi açısından önemli bir kilometre taşı olmaktadır.

Turboşaft Motor Geliştirme Projesi, T625 GÖKBEY helikopterine entegre edilecek 1.400 beygir kalkış gücünde, tip sertifikalı özgün motor geliştirilmesi amacıyla 8 Mart 2017 tarihinde başlatılmıştır. TS1400 motor geliştirme faaliyetlerinin yanında, bu motorun T625 GÖKBEY helikopterine entegrasyonu ve helikopterin tüm alt sistemleri ile uyumlu çalışması adına, başta GÖKBEY’in performans isterleri olmak üzere, dinamik sistemleri (transmisyon, rotor), aviyonik, elektrik sistemleri ve gövdesi ile arayüz gereksinimleri dikkate alınarak tasarım ve üretim faaliyetleri gerçekleştirilmiştir. Yürütülen yoğun tasarım, imalat ve test faaliyetlerinin ardından TEI-TS1400 Türkiye’nin ilk Turboşaft motoru olarak 22 Eylül 2020 tarihinde TUSAŞ ve TUSAŞ-TEI ekiplerinin özverili ve müşterek çalışması ile başarıyla ateşlenerek kararlı halde çalıştırılmıştır. Bu başarının getirdiği coşku ve gurur ile geliştirme faaliyetlerine hız kesmeden devam edilmiş, yeni test motorlarının imalatı gerçekleştirilerek insanlı uçuş olgunluğuna gelebilmek için gerekli yer testleri icra edilmiştir. 19 Nisan 2023 tarihinde ise 2 adet TEI-TS1400 Turboşaft Motoru T625 GÖKBEY helikopteri P1 prototipi ile ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirmiştir. Projenin henüz 6. yılında başarılı bir şekilde insanlı uçuş gerçekleştirilmesi, dünyada bu konuda tecrübeli ülkelerdeki benzer gaz türbinli motor geliştirme projeleri ile kıyaslandığında, rekor sürede bu aşamaya gelindiğini göstermektedir. Bu uçuş ile tarihe atılan imza, Türk havacılığı açısından bir gurur kaynağıdır. Ülkemizin en önemli havacılık başarılarındandır.
Motorların sivil amaçlarda kullanılabilmesi için tip sertifikası adı verilen belgeyi zorlu süreçlerden geçerek ilgili havacılık otoritesi kurumlardan alması gerekmektedir. Mevcut durumda TEI-TS1400’ün tip sertifikasyonu almasına ve seri üretimine yönelik çalışmalar devam etmektedir. Bu kapsamda TEI, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) süreçlerini 2024 yılı içerisinde başarıyla tamamlayarak yerli ve millî havacılık motorlarının tip sertifikasyonu için gerekli olan “Üretim Organizasyonu Onayı”’nı almış, aynı zamanda yine 2024 yılı içerisinde “Tasarım Organizasyonu Onayı”nı (TOO) almaya da hak kazanarak Türkiye’nin TOO alan ilk havacılık motoru şirketi olmuştur. Bu gelişme TEI-TS1400 motorunun sertifikasyon sürecinin kritik bir adımı olsa da tip sertifikası için yeterli değildir. TEI-TS1400 Turboşaft motorunun zorlu sertifikasyon testlerini de başarılı bir şekilde tamamlayarak, emniyetli ve uçuşa elverişli bir ürün olduğunu kanıtlaması gerekmektedir. Bu doğrultuda gerçekleştirilen 30 saniye boyunca tek motorla çalışılması acil durum koşulu testlerinde TEI-TS1400 motoru 1740 beygir rekor güç üreterek ileride gerçekleştirilecek zorlu testler için de güven vermiştir.
TEI-TS1400 motor geliştirme çalışmalarının ülkemiz açısından önemli bir yanı da ileride geliştirilecek havacılık motorları için gerekli altyapıların oluşturulmasıdır. Motorun tasarım süreçlerinde kullanılacak metotlar ve yapılacak analiz, hesaplama, çizim, değerlendirme gibi işlemler için gerekli özgün motor tasarım araçları da proje kapsamında geliştirilmektedir. TEI-TS1400 motorunda kullanılması planlanan “tek kristal kanatçık hassas dökümü”, “seramik maçalı hassas döküm”, “havacılık süper alaşımları döküm ve dövme”, “havacılık kalitesinde katmanlı imalat” gibi kritik teknolojilerin geliştirilmesi ve havacılık motorları için malzeme veri tabanı oluşturulması da ülkemiz için önemli çıktılardır. Motorun en kritik bileşenlerinden biri olan tek kristal kanatçığın geliştirilmesi, hiçbir ülkenin bu ileri teknolojiyi paylaşmamasına rağmen, bu proje kapsamında TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Malzeme Enstitüsü tarafından tamamen yerli imkânlarla başarıyla gerçekleştirilmiş ve ülkemize kazandırılmıştır. Ayrıca motor için gerekli sayısal kontrol sistemi (Full Authority Digital Engine Control, FADEC), aksesuar dişli kutusu ve diğer aksesuar sistemleri konularında çalışılan yerli alt yükleniciler ile havacılık motoru geliştirmek için gerekli ekosistemin oluşturulması ve büyütülmesi de TEI-TS1400’ün ülkemize sağladığı bir diğer faydadır. Bu süreçte oluşturulan ürün ömür devri yönetimi sistemi (Product Lifecycle Management, PLM), imalat ve test altyapıları ve kazanılan kabiliyetler ülkemizin yeni havacılık motorları geliştirebilmesi konusunda gücünü arttırmıştır. TEI-TS1400’ün belki de en önemli faydası, geliştirme sürecinde sağladığı “know-how” ile havacılık gaz türbinli motorlarının tasarımı, imalatı, testi ve ürün yönetimi konusunda bedeli ödense bile satın alınamayacak tecrübeli, yetkin ve güçlü bir insan kaynağı oluşturmasıdır.
Yukarıda sayılan faydalara ek olarak, TS1400’ün geliştirilmesi ve tip sertifikasının alınması ile birlikte ülkemiz küresel anlamda motor tasarlayan ve üreten ülkeler liginde kendine bir yer edinecektir. Bu sayede motorlarımızın farklı hava platformlarında kullanılmasının yanı sıra, motor ihtiyacı duyan ülkelerle gerçekleştirilebilecek iş birliği fırsatlarının da önü açılacaktır. Söz konusu iş birliği fırsatları ortak motor geliştirme ve üretim programlarından, mühendislik ve test hizmeti sağlanmasına uzanan bir çerçevede ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayabilecek bir fırsatlar zincirini beraberinde getirmektedir.
Sonuç olarak, ülkemizin özgün hava araçları için yerli ve millî motorlar geliştirmesi kritik öneme sahiptir. Dünyada yalnızca sınırlı sayıda ülkenin sahip olduğu özgün gaz türbinli motor geliştirme kabiliyetinde, ülkemiz de kayda değer bir ilerleme kaydetmiştir. Bu konuda ülkemizin öncü motoru olan TEI-TS1400, başardığı ilklerle bizlere gurur ve güçlü geleceğimiz için umut vermektedir. Motorun geliştirme sürecinde kazanılan kabiliyetler, ülkemizde yeni özgün motorlar geliştirebilmesi açısından da çok değerlidir. TEI-TS1400 motorunun önünde zorlu bir yol vardır; Türkiye’nin tip sertifikası alan ilk özgün Turboşaft motoru olması ve sahada T625 GÖKBEY helikopterine güç vermesi gerekmektedir. Türk mühendislerinin bu zorlu yolları aşacağına, azim ve çalışkanlıkları ile ülkemizin ihtiyaç duyduğu birçok özgün havacılık motorunu da geliştireceğine inancımız tamdır.
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.