Havacılık sektörü geçen yılı çok iyi gelişmelerle kapattı. Bu sene için beklentiler ise daha fazla. Pandemi öncesi rakamları epeyce aşacak neticeler bekleniyor. Sektörde bu sene ne gibi gelişmeler beklendiğini Türkiye’nin uluslararası markası, yurtdışı ve yurtiçinde çok sayıda teşebbüsü olan TAV Havalimanları CEO’su Serkan Kaptan ile konuştuk.
TAV’ın tapusuyla tek mülkiyetine sahip olduğu Almatı Havalimanı’nda 2019’da 6,4 milyon yolcusu olduğuna dikkat çeken Kaptan, geçen yıl yüzde 50 büyümeyle 9,5 milyon yolcu ağırladıklarına dikkat çekti. Bu sene de Air Astana’nın yeni uçaklarının gelmesiyle çok kuvvetli büyümeye devam edeceğini vurgulayan Serkan Kaptan, Haziran’da ise havalimanındaki yatırımları tamamlamış olacaklarının altını çizdi.
Serkan Kaptan, Haber Aero’ya Antalya Havalimanı yenileme projesini, İzmir Adnan Menderes’in yurt dışı yolcuda kırdığı rekorun detaylarını, Ankara Esenboğa’daki gelişmeleri ve TAV’ın diğer yatırımlarındaki son durumu anlattı.
Esenboğa’da dış hat trafiği artıyor
Ankara Esenboğa Havalimanı ihalesi 2022’de yapıldı. Bizim mevcutta Mayıs 2025’e kadar işletme süremiz vardı. Üstüne Devlet 25 yıllık bir imtiyaz sözleşmesi için ihaleye çıktı. Bunu kapsamında daha ziyade hava tarafı dediğimiz altyapı ihtiyaçları karşılığı ve devlet ödenecek kira karşılığı olan bir modeldi. Esenboğa limanında tek pist kullanılıyor, ancak yeni yatırımla bağımsız çalışabilecek ikinci bir pisti hizmete sokacağız. Toplamda Esenboğa’ya yaklaşık 300 milyon euroluk bir yatırım gerçekleştireceğiz. İhale de hem bu yatırımın yapılması hem de 2025 sonrası 25 yıl boyunca Ankara’ya Esenboğa Havalimanı’nı işletilmesi şeklindeydi. Kazanan şirket olduk. Sözleşmesini imzaladıktan sonra Mayıs 2023’te yatırıma başladık. Şu an yatırım yüzde 35 seviyesinde. Kış sebebiyle pistin üstündeki işlemlerimizi yavaşlattık, ama kontrol kulesi ve ona bağlı bir takım binalarda işler devam ediyor. Kapasite 20 milyon yolcu/yıl. Ama terminalde bir kapasite sıkıntımız yok. Hızlı trenle beraber Ankara-İstanbul arası yolcuda bir azalma olmuştu. Fakat dış hat çok hızlı büyüdü. Geçtiğimiz sene yüzde 30’a yakın büyüme sağladık.
Ankara ikinci havacılık merkezi olabilir
Ankara Esenboğa Havalimanı’nı gözünüzün önünde canlandırırsanız yay şeklinde bir terminal binası ve karşısında uçak park sahaları var. Yeni pistle beraber ilave park sahaları da geliyor. Parkta kalacak uçaklar, kargo uçakları olabilir, teknik uçuşlar olabilir, özel jetler için daha fazla yer yaratılıyor. Başkentimizde ikinci bir pistle sürekliliği sağlamak açısından hava tarafında genişleme çok önemliydi, bunu gerçekleştiriyoruz. Ankara aslında ikinci bir HUB/ havacılık merkezi olabilecek bir bölge. Şu anda hızlı tren ağı genişliyor. İlk başta Istanbul, Ankara diye adlandırdığımız hızlı tren birçok ilden yolcu taşıyor. Konya’dan, Eskişehir’den, Sivas’tan ve başka illerden yolcular geliyor ve gördüğümüz kadarıyla Ulaştırma Bakanlığı bu hatların devamını ve yeni hatları da gündeme getirdi. Ankara aslında Anadolu’nun merkezi. Anadolu’nun yolcusunu çok rahat konsolide edip yurt dışı uçuşlarını yapabilir. Bunu da görüyoruz. Bu sene Ocak ayında dış hatlarda yüzde 51 büyüme oldu. Çok ciddi bir büyüme. Bunun sebebi AnadoluJet, yeni adıyla AJet, Pegasus ve SunExpress’in bu bölgedeki uçuşları arttırması, konuşlandırdıkları (base) uçakları artırması oldu. Bunun devam edeceğini düşünüyoruz. Dış hatta Ankara’nın hep talebi vardı. British Airways, Lufthansa uçuş yapıyor. Air Astana da yeni uçuşlara başladı. Özellikle bizim işlettiğimiz havalimanlarından çapraz uçuşlarımız var. İki taraftada yolcumuzu karşılayıp bu trafiği artırmayı hedefliyoruz.Ankara’da ciddi bir büyüme var. Zamanlamasıyla çok doğru bir proje oldu. Burada da hızlı gidiyoruz. Bu sene de önümüzdeki yıllarda da büyüme bekliyoruz.
Antalya Havalimanı yeni tesislerle hizmete geçecek
Antalya Havalimanı ihalesi de Esenboğa’ya çok benziyor. Aslında Antalya’nın işletme süresi 2026 yılında bitiyordu. İhale 2021’in Aralık ayında yapıldı. Biz 2022’de sahayı teslim alıp yatırımlara başladık. Orada da yatırımların yüzde 74 seviyelerine geldik. Otuzun üstünde üst yapı gerçekleştiriyoruz. Bunlar sadece iç hatlar, dış hatlar, terminal binaları değil, Devlet Hava Meydanlarının idari binasından tutunda kargo tesisleri, VİP, CİP, genel havacılık tesisleri, cami ve benzeri birçok tesis yapılıyor. Dağınık bir sahada bunları yapıyoruz. Yaklaşık 1,5 milyon metrekarelik yeni bir apron yapılıyor. Sıfırdan kaplaması yapılan bir apron. Müthiş park sahaları var. Apronun üstünde teknik bakım hangar yerleri olacak. 6 tane büyük havalimanı sahası var. Biz bütün altyapısını yapıyoruz. Birçok yeri orijinalde olan lokasyonları yer değiştirdi. Yepyeni yakıt tesisleri var. Antalya’da biraz terminaller arasında sıkışık bir bölgedeydi onu bambaşka bir yere taşıdık. Antalya 2019’da yaklaşık 35,5 milyon yolcu ağırladı. Şu an pandemi öncesini aştık. Şimdi baktığımızda biz o yıllarda kapasite sorunu yaşıyorsak çok doğru bir kararla pandemi döneminde yatırıma başlamışız. İhalesi de doğru zamanda yapılmış. Bu yılda büyüme bekliyoruz. Bunu halka açık bir şirket olduğumuz için yatırımcılarımıza söylüyoruz. Bütün havalimanlarımızda yaklaşık yüzde 10-14 arasında bir büyüme bekliyoruz. Biz bu rakamlar üst üste koyduğumuzda zaten bu terminal kapasitesinin önümüzdeki yıl hazır olması gerekiyordu. Eğer ihale için 2026 beklenmiş olsaydı, 3 yıl sıkışık geçecekti. 3-4 yıl sürecek inşaatla birlikte 5-6 kayıp olacaktı.
Antalya’yı önümüzdeki sene Mart ayı sonunda iç hatlar, dış hatlar devreye almak istiyoruz. Hem iç hatlarda hem de dış hatlarda büyüme yapıyoruz. Bu da mevcut tesislerin iki kat büyüklüğünde. Terminallerin ölçeğini iki katına çıkarıyoruz. Biz bütün yatırımlarımızı yılbaşında bitireceğiz. Genelde büyük kapasiteye geçişimiz Mart sonu oluyor. Yaz tarifesiyle beraber 31 Mart gibi. O zamana kadar da testlerimizi tamamlayıp. Tüm tesisleri önümüzdeki sene bu zamanlarda devreye alacağız.
Antalya turizmi artık 12 ay yaşıyor
Antalya çok farklı dönüştü. Turizme daha fazla tatlandırıcılar geldi. Bildiğimiz klasik yaz turizmin ötesinde kongre turizmi geldi. Spor turizmi geldi. Dünyanın dört bir yanından diplomasi konferansları geldi. Bunun dışında bisiklet şampiyonaları ve kültür turizmi çok gelişti. Biz Antalya’yı artık 12 ay net görüyoruz. 12 ayın içindeki sezonsallığı da 9-10 aya kadar getirdik diyebilirim. Eskisi gibi sadece haziran-temmuz-ağustos aylarında pik yapıp düşen bir trafik yerine uzun giden bir yaz sezonu devamında farklı yolcu kategorileriyle artan bir trafiği Antalya’da görüyoruz. Havalimanımızı SunExpress merkez olarak kullanıyor. Yine bizim işletmekte olduğumuz havalimanı İzmir’i de kullanıyorlar. Bunun dışında Pegasus, Türk Hava Yolları ve AJet’in de kuvvetli gelişini görüyoruz. Antalya bugüne kadar ağırlıklı charter uçuşların olduğu bir havalimanıydı. Yüzde 75’i charter havayollarıydı. Yüzde 25 bayrak taşıyıcıydı. Bu denge değişiyor, daha çok bayrak taşıyıcı geliyor. Körfez’in ilgisini çekiyor. Orta Doğu trafiğinin daha ziyade Türkiye’nin kuzeyinde görüyorduk. İstanbul’da Karadeniz’de serin olmasından dolayı. Biraz değişik bir şekilde Orta Doğu trafiği Antalya ve bölgesine gelmeye başladı. Yaz sezonunda bizim Orta Doğu müşterimiz yok. Ağırlıklı Rus, İngiliz, Alman olarak devam ediyor. Ama o yoğun sezon haricinde ciddi bir Asya trafiğimiz var. Bunun içine Hindistan’ı da koyabilirsiniz. Antalya’yı deneyimlemek isteyen yolcular da oluyor bağlantı sırasında 1-2 gün kalıp. Antalya dış hat olarak çok kuvvetli gidiyor.
Antalya yeni yakıt sistemine kavuştu
Havacılığın içinde olmayanlar bu konuyu takip etmemiş olabilir, ama Antalya Havalimanı’na yakıt genel olarak tankerlerle taşınıyordu. Bu riskli bir operasyondu. Limandan karayoluyla tankerlerle gelip yolcuların bulunduğu terminal bölgesinden geçip havalimanında bulunan yakıt tanklarına doldurulup oradan uçaklara dağıtılıyordu. Yeni projede bambaşka lokasyonda yakıt tesisleri yapıldı ve çok büyük bir kapasite getiriliyor. Ölçek olarak 180 bin metreküp dediğimiz gerçekten büyük bir kapasite. Mevcudun üç katı. Sadece o kapasiteyi getirmek değil limanla aradaki boru hattının bağlantısını yapıyoruz. ANT Hattı dediğimiz NATO’nun kullandığı bir boru hattı vardı. Onun havalimanı entegrasyonunu da yapıyoruz. Böylece limandan yakıtı direkt tesislere basıyoruz. O şehirden gelen yakıt sirkülasyonunu, tanker trafiğini tamamen bitiriyoruz. Apronun her noktasına da yakıt hidrat sistemi getiriyoruz. Bu da havalimanı sahası içinde de yakıt taşıyan tankerlerin dolaşımını engelleyecek. Hem verimlilik sağlayarak trafiği hızlandıracak hem de yakıt kaynaklı bir riskin oluşmasını önleyecek.
Her şey iki katına çıkacak
Terminal-1 dediğimiz dış hatlara bitişik vaziyette bir iç hatlar terminalimiz var. Dört yolcu köprüsü vardı. O iki katı şeklinde büyüyor. Bir iskele binası olduğu gibi uzayarak, mevcut yakıt tesisleri doğrultusunda, iç hatlar terminali büyüyor. O bölgeyi büyütürken geçtiğimiz günlere kadar kullanımda olan VIP, CİP, Genel Havacılık ve Kargo tesislerinin çoğunun yıkımını yaptık. İç hatlar terminalinin uzantısı oraya geliyor. Terminal-2 dediğimiz güneydeki dış hatlarda da yine kapasite iki katına çıkarak hem yolcu kapasitesini hem köprüden hizmet alan uçak kapasitesini artırıyoruz. Sadece uçak park sahalarını değil köprüye yanaşan uçak kapasitesini de iki katına çıkartıyoruz tesislerde. Konumlar aynı fakat kapasiteleri çok büyüyor. Çok fazla otopark geliyor. Otopark ihtiyacımız çok arttı. Özellikle pandemi sonrası 2022’deki Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle beraber Türkiye’ye gelen Ukraynalı ve Ruslar Antalya’da ikamete başladılar. Çok fazla seyahat ediyorlar. Havalimanında otoparklarımız kışın bile dolu. Fazla talep vardı. Bunu öngörerek katlı otoparkı kısa süre önce devreye aldık. DHMİ’yle çok uyumlu bir çalışmamız var. Diğer projelerin aksine burada bir tesis bittiğinde DHMİ kabulüne yapıp işletmeye açmamıza imkan veriyor. Çünkü sürekli bir ileri kapasite ihtiyacı var. Terminal-2 dış hatlar terminalimizin geliş holü de iki katı büyüklüğe ulaşıyor. Nisan ayında bitmiş olacak ve hemen hizmete açacağız. Terminal-2’nin gidiş holü inşaat halinde olacak ama gidiş holü hemen önümüzdeki 2 ay içinde devreye girmiş olacak. O kadar hızlı yapıldı.
Gazipaşa da genişleyecek
Gazipaşa’da trafik sabit gitti. Çünkü Gazipaşa biraz Rus trafiği kaybetti. Biraz da Kuzey Avrupa trafiğini kaybetti. Kuzey Avrupa trafiği Antalya’ya geçti. Bir havalimanımızdan diğerine geçti. Bu sene hızlı toparlıyor orası da. Ocak ayına baktığımızda ciddi bir büyümesi var. Gazipaşa tek pistli küçük bir havalimanı. Orada da yüksek trafikteyken biz 1 milyon yolcuya yaklaştığımızda terminal içinde bir kapasite sorunu yaşanmaya başlıyordu. O sinyaller geliyordu. Bununla ilgili de DHMİ’yle çalışıyoruz. Bir geliştirme projemiz var. DHMİ’nin onayı sonrası orada da bir büyüme projesi öngörülüyor.
Adnan Menderes’te dış hatlar güçlü
İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda da dış hatlar çok kuvvetli. İstanbul-İzmir arasındaki bağlantı Türkiye’deki iç hat uçuşlarının en yoğun olduğu yer. Geçtiğimiz 3 yıl boyunca iç hatlarda düşüş yaşadık. Bu salgınla ilgili değil uçak bilet fiyatlarındaki tavan fiyat uygulaması sebebiyle oldu. Havayolları doğal olarak düşük fiyatla uçmak yerine TL bazlı, dolar bazlı yurt dışı uçuş tercih ediyorlar. Otoyolunda etkisi oldu, ama İzmir’de biz iç hatlarda büyümedik, dış hatlarda büyüdük. Bizim için de dış hatlar yolcusu kıymetli. Hem döviz olarak topluyoruz ücreti hem duty free yiyecek-içecek gibi eklemeler yaratabiliyoruz. Turistin katma değeri yerliden daha fazla oluyor. İzmir dış hatlar pandemi döneminde de hep büyüdü. İzmir’de Ankara’yla aynı şekilde yüzde 20 ile 30 arasında büyüyor.
Bodrum istenen seviyede değil
Bodrum Havalimanı istenen seviyeye henüz ulaşamadı. Geçtiğimiz yıl yüzde 4,5 kadar dış hatlar eksideydi. İç hatlarda başa baştık. 2024 daha sinyalini vermiyor. Bodrum hareketliliği biraz geç başlıyor. Tarifelere baktığımızda iyi bir yıl geliyor. Bodrum kitle turizmi değil daha butik ve lüks turizm. Özel jet müşterimiz çok fazla orada. Üst segment müşterimiz fazla. Ama sadece İngilizlerle sınırlı değil. Arap coğrafyası, İngiliz ve Avrupalı yolcuyu da cezbeden bir nokta Bodrum. Bu sene orada da ciddi bir artış bekliyoruz.
Almatı Havalimanı 9,5 milyon yolcu oldu
Almatı Havalimanı 2021 Mayıs’ta işletmeye aldığımız bir yer. Almatı zaten tarihi İpekyolu’nun merkezi. Çin’in başlattığı Kuşak Yol Projesi’nin de çok önemli bir noktası. Çin’e çok yakın karayoluyla 2,5 saat mesafede. İnanılmaz bir karayolu kargosu var. Bunun hava yolu kargoya dönüştüğünü, kargo transitinin de çok kuvvetli bir yer olduğunu görüyoruz. Uzakdoğu ve Çin’in kargosu Almatı’ya gelip uçakla farklı ülkelere dağılabiliyor. Teknik iniş dediğimiz yakıt alma, ekip değiştirme, uçak büyütme ve küçültmenin yapıldığı yer olarakta hizmet veriyor. Almatı’da uçak yakıt işi de yapıyoruz.Rekabetçi fiyatlarla inanılmaz bir artış sağladık. Yoğun zamanda THY’nin haftada 65 seferi oluyor. Almatı kargoda THY için bir numaralı destinasyon. Ülkenin bayrak taşıyıcısı Air Astana da çok hızlı büyüyor. Agresif bir büyüme planı var. Yüzde 50’sinin İngiliz BAE System’in sahip olduğu bir havayolu. Müthiş iyi yönetilen genç bir havayolu. Çok hızlı büyüyorlar, halka da açıldılar. O da bizi mutlu ediyor. Çünkü biz de bu büyümeyi destekleyecek yatırımı yaptık ve devam edeceğiz. 2019’da havalimanının 6,4 milyon yolcusu vardı. Geçtiğimiz sen 9,5 milyon yolcu oldu. Pandemide yüzde 50 büyüdü. İç hat, dış hat eş gidiyor. Bu sene de çok kuvvetli büyüyor çünkü yeni uçak siparişleri geliyor. Kazakistan’da turizm olarak yeni açılan bir yer. Bizim çok Kazak yolcumuz var ülke dışına giden ve gelen. Ancak sadece çevre ülkelerden değil kültür turizmi ve doğa turizmi olarakta ilgi çeken bir destinasyon. Bu açıdan hareketlilik yeni başlıyor. Çok ümidimiz var. Sadece havayolunun kapasite getirmesi değil farklı özelliklerle ülkeye turistin geleceğine inanıyoruz. Geçen sene Kazakistan’dan kendi işlettiğimiz havalimanlarına 1,1 milyon yolcu geldi. Bu büyük bir rakam. Ağırlık Antalya ama bunun içinde Tiflis’te var, Bodrum’da var, Ankara’da var ama az değil. Kendi iki havalimanımız arasında karşılıklı sağlanan uçuş hakları imkanıyla 1,1 milyon yolcuyu elleşlemiş olduk.
Servis şirketlerimizle dünyanın her yerindeyiz
Servis şirketlerimizi 2000’yi yıllarda ilk kurduğumuzda amacımız gruba hizmet etmeleriydi. O dönemler Atatürk Havalimanı’nı işletiyoruz, Ankara gelmiş, İzmir gelmiş. Neden bir yiyecek-içecek şirketimiz olmasın? Neden bir duty free şirketimiz olmasın? O mantıkla başlamıştı. Sonra bu şirketler belirli bir olgunluğa eriştikten sonra “TAV çatısı altında neden iş yapmasınlar” diye bakmaya başladık. Öncelikle bölgesel Türkiye’ye yakın mesafede lojistik olarak, kültür olarak daha kolay operasyon yapabileceğimiz yerlerle başladık. Daha sonra bunları geliştirdik. Bizim havalimanları haricinde tamamıyla global diyebileceğimiz iki önemli şirketimiz var. Teknoloji şirketimiz TAV Technologies ve havalimanlarında lounge hizmeti veren Primeclass. Teknoloji şirketimiz havalimanları için yazılım yapıyor, teknoloji üretiyor. Şu an çok büyüdü. Bugün Latin Amerika’da bir çok yerde varız. Mesela Meksika’da Panama’da Şili’de TAV Technologies’in çözümleri kullanılıyor. Ve onlara Türkiye’deki merkezimizden destek veriyoruz. Çünkü bu IT işinde fiziksel destek uygulama esnasında yani kablolama ve ürünü yerleştirirken oluyor. Daha sonra dijital uzaktan takibi yapıyoruz. Sistem güncellemelerini, eğitimlerini yapıyoruz. Afrika Kıtası’na baktığımızda bir çok yerinde varız. Güney Afrika Cumhuriyeti’nde AKSA’yla yaptığımız bir program var. Kuzeyde Letonya’da var. Doğuda Endonezya’dan Çin’e kadar bir çok yerde hem girişimlerimiz hem çalışmalarımız var. Orta Asya çok önemli. Almatı girişimiyle beraber biz Orta Asya’yı ikinci merkezimiz gibi görebiliyoruz diyebilirim. Türkiye’deki havalimanlarımızı nasıl merkez olarak görüyorsak Almatı’yı de o bölgede büyümek için merkez olarak görüyoruz.
Lounge hizmetlerini veren bizim ağırlama şirketimizde çok büyüdü. ABD’de bir çok operasyonu var. Şili’de var, Bermuda’da var. New York’ta Kenedy Havalimanı’nda şuan 4 adet lounge’umuz var. Washington DC’de 2 adet var. Bunun gibi ABD’de bir çok yerde takip ediyoruz. Avrupa’da onlarca lounge’umuz var. Anlaşmalı yerlerimiz var. Asya ve Afrika’da da var. Bu iki şirket dediğim gibi çok global. Farklı coğrafyalarda yatırım yaparak hizmet sağlıyor.
THY ile birlikte TGS’yi yönetiyoruz
Havaş, Türkiye’nin en eski kurulmuş yer hizmetleri şirketi. 1933’te kuruldu. Bu şirketin yüzde 50 ortak olduğu THY’yle beraber olan TGS yer hizmetleri şirketimiz var. TAV diye konuşsakta o aslında Havaş’ın hissedarı olduğu bir şirket. Bu iki şirket 500 binin üzerinde uçuşa hizmet veriyor. Bu çok ciddi bir rakam. Ağırlıklı Türkiye ve TAV’ın olduğu havalimanlarında operasyon yapıyor. BTA şirketimiz var. O da TAV’ın işlettiği havalimanları dışında hizmet veriyor. Bir üretim tesisimiz var. Bu tesisle bir çok üniversitenin, hastanenin, alışveriş merkezinin ya da zincirlerin ürünlerini üretiyoruz. Çok bilinmiş firmaların pasta, kek gibi ürünlerini biz üretiyoruz. Duty free şirketimiz var ATÜ. O da bölgesel bir güç. Türkiye’de 4 havalimanında hizmet vermekte. Bunun dışında güvenlik şirketimiz var. Daha ziyade Türkiye’deki ihtiyaçlar için. Çünkü yasa ve sözleşme gereği hem fiziksel hem de güvenlik ihtiyacını karşılamamız gerekiyor. Bir de bizim bu şirketimiz bizim yurt dışı operasyonlarımızda yaptığımız güvenlikle ilgili konuların denetimini yapıyor. Bazen o bölgelerdeki güvenlik ekiplerimizi yönetiyorlar.
2024’te 1,5 milyar euro üzeri ciro bekliyoruz
2023 çok iyi geçti, yüzde 7 büyüme ve 96 milyon yolcuyla kapattık. Avrupa pandemic öncesi rakamların yüzde 92-93’lerine yaklaştı. Arayı kapattı. Biz Türkiye olarak çok üstündeyiz. Yüzde 12 üzerindeyiz. Bu da büyümenin çok önemli bir parçası. Ciro’da 1,3 milyar euroyu geçtik, 385 milyon euro EBIDTA açıkladık.. 2024’te de bunun 1,5 milyar euro üstü olmasını hedefliyoruz. Büyük iki haneli bir büyüme diyebiliriz. Yüzde 15’in üzerinde bir büyüme bekliyoruz. Önümüzdeki sene EBIDTA’nın 450 milyon euro civarında olmasını bekliyoruz. Net rakamlarda ise 250 milyon euro gibi net bir kar açıkladık. Bunlarında önümüzdeki sene büyümesini öngörüyoruz. Havacılıkta beklediğimiz geri dönüş gecikmeli de olsa geldi. Biz Türkiye olarak hem coğrafyamız hem havacılığın bölgemizde çok ileri olmasından dolayı aslan payını kaptık. TAV olarakta hep büyüyen pazarlarda olduğumuz için Kazakistan, Gürcistan, Makedonya, Hırvatistan, Letonya, Tunus, Suudi Arabistan gibi pazarlarda ikinci bir etkisi oldu. TAV olarak dış hatları bir önceki yıla göre yüzde 12 büyümeyle kattık.
Yurt dışı yatırımları ne durumda?
Havacılıkta projeler çok uzun sürüyor. Çok şeyden de etkileniyor. Bir doğal afetin bile havacılığa büyük etkisi oluyor. Bazen ekonominin bazen de politik konuların havacılığa olumsuz etkileri olabiliyor. Kuveyt’te 16 Nisan gibi bir teklif verilecek, bir erteleme gelmezse. Orada yapılmakta olan büyük bir terminal var. Onun işletmeciliği için görüşüyoruz. Yatırım yok bunda. İşletme ve bakım dedikleri 10 yıllık bir ihale var. Burada ihaleye girecek seçilmiş 6 şirketten biriyiz. Karadağ’da 2020 pandemiyle beraber proje durdu. Sonra hükumette 3 kere değişiklik oldu. En son hükumet kurulduğunda başbakan yılbaşı günü bu projenin devam edeceğini ilan etti. Bu yarışta da 3 firmayız. Beklediğimiz önümüzdeki 3 ay içinde ihale şartnamesinin çıkması. Yaz ayları yavaş geçebilir ama inşallah üçüncü çeyrekte ihalenin sonlanmasını bekliyoruz. Orada Tivat ve Podgaritsa havalimanları için ihale yapılıyor ve çok istekliyiz. Dünyanın çeşitli yerlerinde zaten varız bir yandan da yenilerini eklemek için gayret gösteriyoruz.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.