Uçakla seyahat, diğer ulaşım araçlarına oranla çok daha güvenli. Ancak Pegasus Hava Yolları uçağının Sabiha Gökçen Havalimanı’na inişi sırasında kırıma uğraması kazaları yeniden gündeme getirdi. Peki düşük ihtimalle gerçekleşse de uçak kazaları en çok hangi evrelerde meydana geliyor? İşte bu sorunun yanıtı…
2020 dünya genelinde uçak kazalarının en fazla yaşandığı yıl başlangıçlarından biri oldu. Son olarak dün Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yaşanan olay uçak kazalarını yeniden gündemimize taşıdı.
Peki uçak kazaları en fazla uçuşun hangi evrelerinde daha fazla yaşanıyor? Kalkışta veya inişte kaza yaşanma oranı nedir?
ABD’li havacılık şirketi Boeing’in araştırmasına göre uçakların kalkış ve iniş evreleri, uçak seyahati sırasındaki diğer evrelerden istatistik olarak daha tehlikeli. Çünkü bu iki evrede pilotların ortaya çıkan bir sorunu düzeltmek için sahip oldukları zaman çok daha az. Ancak çok düşük ihtimalle bir kaza olduğu takdirde yolcuların hayatta kalma olasılığı yüzde 95.
Kazaların yüzde 49’u iniş sırasında
Araştırmaya göre ölümcül kazaların yüzde 49’u son alçalma ve iniş evrelerinde meydana gelirken, yüzde 14’ü kalkış ve ilk yükseliş evrelerinde gerçekleşiyor. Kazaların en çok meydana geldiği evreler olmasının yanında bu evreler, aynı zamanda tüm yolculuktaki ortalama 8 evrenin en kısa sürenleri.
Ölümcül kazaların yarıya yakının meydana geldiği son alçalma ve iniş evreleri yolculuğun sadece yüzde 4’ünü kapsıyor. Kazaların yüzde 14’ünün meydana geldiği kalkış ve yükseliş ise yolculuğun sadece yüzde 2’sini oluşturuyor. Peki bu kadar kısa süren bu evreleri bu kadar kritik kılan şey ne?
Uçaklar havada süzülebilir mi?
Uçak 36 bin fit yani 10 bin metre yükseklikte süzülürken pilot, rahat bir şekilde rota düzeltmesi yapma şansına sahip. Bütün motorlar çalışmayı durdursa bile uçak doğrudan yere çakılmaz, pilotun kontrolü ile havada süzülmeye devam eder. Bu durumda düşen rakım dolayısı ile pilotun uçağı indirecek bir yer bulmak için yaklaşık 8 dakikası olur.
Kalkışta ise böyle bir zaman söz konusu değil. Kalkış sırasında motorlarda sorun çıkması durumunda pilotun kalkışı tamamlamak ya da uçağı tekrar piste yerleştirmek arasında seçim yapması için neredeyse hiç zamanı bulunmaz.
Alçalma ve iniş evrelerinde de süre faktörü neredeyse aynı. Ancak piste inmek için yavaşlamış bir uçak için rüzgâr, kalkış ve yükseliş evrelerinden çok daha büyük bir role sahip. Uçak bu evrede rüzgâr tarafından kolayca etkilenebilir ve ters giden bir durumda pilotun iniş için doğru rotayı sağlaması için çok kısıtlı bir süresi olur.
Kaynak: Haber Aero
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.