Hem havayolları hem de havalimanlarının son dönemde üzerine yoğunlaştığı konuların başında gezegenimize daha az zarar vermek, daha az karbon emisyonu yani daha çevreci olabilmek geliyor. Peki bireysel olarak karbon ayak izimizi nasıl azaltabiliriz derseniz; yapabileceğimiz bir çok şey var elbette.
Uçma alışkanlıkları ve istatistikleri göz önüne alındığında, ortalama bir Amerikalı yılda 19 ton; ortalama bir Avrupalı ise yılda 10 ton karbondioksit emisyonu üretiyor. Örneğin New York ile San Fransisko veya Londra arasında yapılan bir gidiş-dönüş uçuşta atmosfere kişi başına 2 ile 3 ton karbondioksit salınıyor.
Havacılık endüstrisinde yılda yaklaşık 180 milyar litre yakıt tüketiliyor. Bu miktarda bir yakıt sarfiyatı, dünya çapındaki toplam karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 2’si anlamına geliyor. Eğer endüstri genelinde çevreci çalışmalara ayak uydurulmaz ise 2050 yılına kadar sektörün ürettiği karbondioksit miktarı toplamın yüzde 22’sine ulaşacak.
Yakıt maliyetleri havayolu şirketlerinin en büyük gider kalemi. Toplam giderlerin yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Peki biz seyahatseverler veya çok uçanlar olarak doğayı kirletiyoruz diye uçmayı mı bırakacağız? Çevre bilincine sahip olmak için tamamen uçağa binmekten vazgeçmemize gerek yok. Sadece karbon ayak izimizi en aza indirgeyecek bazı detayları önemsememiz gerekli. İşte size birkaç öneri:
1-Ağırlıklaerınızdan kurtulun
Seyahatlerde ihtiyaç duyduğunuz kadar eşyayı yanınıza almanız hem size seyahat konforu sağlar hem de karbon emisyonlarını azaltır. Yükünüzü hafifletmek için çok amaçlı eşyalar kullanın. Doğal ve toksik olmayan malzemeleri ön plana alın. Geri dönüştürülebilir malzemelerden üretilmiş ürünler ile daha az atık oluşturun. Böylece havayollarının bagaj kısıtlamalarından da şikayetçi olmanıza gerek kalmaz. Unutmayın uçaklar ne kadar hafif olursa o kadar az yakıt tüketir.
2- Daha az yer kaplayın
Özellikle uzun mesafeli uçuşlarda ekonomi biletinizi business sınıfına upgrade etmek kulağa çok cazip gelir. Dünya Bankası’nın yapmış olduğu bir çalışmanın verileri, business sınıfında seyahat eden bir yolcunun karbon ayak izinin, ekonomi yolcusuna göre 3 kat daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. First class yolcuların karbon ayak izi ise ekonomi sınıfına göre 9 kat fazla. Çevreci olmak konusunda hassasiyetiniz yüksekse; kazandığınız milleri upgrade için değil başka amaç için harcamayı bir düşünün.
3- Otelinizi dikkatli seçin
Dünya Vahşi Yaşam Fonu’nun çalışmasına göre, karbon ayak izi konusunda, hava yolculuğunun yanı sıra, binaların enerji kullanımı, LEED sertifikasına sahip olmaları veya sunulan gıdalar gibi detaylar da büyük bir etkiye sahip. Bu nedenle otelinizi belirlerken, temiz enerji, çevrecilik gibi konulara ne kadar önem verdiğini göz önünde bulundurabilirsiniz. Ayrıca belirli sürdürülebilirlik standartlarına uyan, küresel çevre dostu destinasyonların ve otellerin listesi için “Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi” veri tabanına bakabilirsiniz.
4- Çevreci turları tercih edin
Ekstra masraf veya iş yükü gibi gelse de en iyi çevresel uygulamaları kullanan tur operatörlerini seçmeniz de doğaya katkı sunacaktır. Böylesi turlar, doğa için en az olumsuz etki üreterek, daha iyi nefes alınabilecek bir dünyanın nasıl olabileceği konusunda çalışmalar yapıyor. Bu sınıfta yer alan operatörlerden bir çoğu, misafirlerinin ödediği paranın yüzde 60’ından daha fazlasını çevreci faaliyetler içerisinde bulunan partnerleri üzerinden harcıyor. Böylece zincirleme bir çevreci faaliyet ortaya çıkıyor.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.