12 Haziran’da Ahmedabad kalkışında düşen Air India 787 faciasında hayatını kaybeden dört yolcunun aileleri, uçağın yakıt kesme anahtarlarının kazaya yol açtığını iddia ederek Boeing ve anahtar üreticisi Honeywell’e Delaware Yüksek Mahkemesinde dava açtı.
Air India’ya ait Boeing 787 uçağının 12 Haziran’daki kazasında hayatını kaybeden dört yolcunun aileleri, kazanın iddia edilen hatalı yakıt kesme anahtarlarından kaynaklandığını öne sürerek Delaware Yüksek Mahkemesinde Boeing ve anahtarları üreten Honeywell aleyhine dava açtı. FAA ise söz konusu anahtarların kazaya neden olmuş gibi görünmediğini bildirmişti.
Davayı açan kişiler, FAA’nın 2018 tarihli bir uyarısına işaret ederek, 787 de dahil olmak üzere bazı Boeing modelleri için yakıt kesme anahtarlarının kilitleme mekanizmasının kazayla hareket etmeyecek şekilde kontrol edilmesinin önerildiğini ancak bu önerinin zorunlu tutulmadığını hatırlattı.
Hindistan Uçak Kazası Araştırma Bürosu’nun (AAIB) kaza ile ilgili ön soruşturma raporunda, Air India’nın söz konusu tavsiye edilen denetimleri yapmadığı, bakım kayıtlarının ise kazaya karışan uçakta yakıt anahtarlarını da içeren gaz kelebeği kontrol modülünün 2019 ve 2023 yıllarında değiştirildiğini gösterdiği belirtildi.
Raporda ayrıca, “uçağın ve motorlarının tüm geçerli uçuşa elverişlilik direktifleri ve uyarı servis bültenlerine uygun olduğu” kaydedildi.
İLGİLİ HABERLER:
- Air India’nın Boeing 787’si düştü: 200’den fazla yolcu bulunuyordu
- Air India kazasında yakıt anahtarlarına odaklanıldı
- Air India kazasında gerçek ortaya çıktı: Yakıt kesilmiş!
- Air India kazası sonrası FAA ve Boeing ‘tasarım güvenli’ dedi!
- Air India kazasında tartışma büyüyor
- WSJ: Air India kazasında kara kutu kaptan pilotu işaret ediyor
- Air India pilotlarının konuşmaları kazayı aydınlatıyor!
“Yakıt anahtarları kazara itilmeye açık”
Boeing ve Honeywell’in açıklama talebine hemen cevap vermediği bildirildi. Kaza sonra kokpitte ortaya çıkan konuşmalar, kaptanın uçağın motorlarına giden yakıt akışını kestiğine işaret ediyordu. Dava dilekçesinde, anahtarların kokpit içinde “daha kazara itilmeye yatkın” bir yerde bulunduğu ve bunun “normal kokpit faaliyetlerinin kazara yakıt kesimine yol açmasını fiilen garanti ettiği” iddia ediliyor.
Aviation safety uzmanları ise Reuters’a yaptıkları açıklamalarda, anahtarların yerleşimi ve tasarımına bakıldığında kazara çevrilemeyecek nitelikte olduğunu söylediler. Söz konusu dava, ABD’de kazaya ilişkin açılan ilk hukuk davası görünümünde.
AAIB ön raporu Boeing ve GE’yi kısmen akladı
Dilekçede zarar ve kayıplar için talep edilen tazminat miktarı belirtilmedi. Davacılar arasında yer alan Kantaben Dhirubhai Paghadal, Naavya Chirag Paghadal, Kuberbhai Patel ve Babiben Patel, kazada yaşamını yitiren 229 yolcudan bazıları olarak kaydedildi. Davacılar Hindistan veya İngiltere vatandaşı olarak bildirildi.
Hindistanlı soruşturmacıların ön raporu Boeing ile motor üreticisi GE Aerospace’i kısmen aklayıcı bulunsa da bazı aile grupları soruşturmacıları pilotların eylemlerine fazla odaklanmakla eleştiriyor. Hukuk uzmanları, kazaların genellikle birden fazla etkenin birleşimiyle meydana geldiğini belirtiyor; yine de mağdur ailelerini temsil eden avukatlar çoğunlukla üreticileri hedef alıyor. Bu stratejinin arkasında, havayolu şirketlerinin dayandığı sorumluluk sınırlamalarının bulunmaması ve ABD mahkemelerinin davacılar açısından daha elverişli görülmesi gibi faktörler yer alıyor.
Davanın resmi başlığı ve kayıt numarası “Paghadal et al v Boeing Co et al, Delaware Superior Court, No. N25C-09-145” olarak yer aldı.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.