Ülkemizin savunma sanayi alanında kaydettiği gelişmeleri, rakipleri karşısındaki durumu en güzel yurt dışındaki fuarlarda görmek mümkün oluyor. Bunun son örneğine Katar’da yapılan Doha Uluslararası Deniz Savunma Fuarı ve Konferansı’nda (DIMDEX 2022) şahit oldum. Adında deniz var ancak tam anlamıyla bir savunma fuarı olarak dikkat çekiyor. Çünkü kara, deniz ve hava savunma sistemlerinin birbiriyle çok daha yakınlaştığı bir dönemdeyiz.
Türkiye’nin Doha savunma fuarındaki yeri ve konumu ise diğer tüm ülkelere göre çok daha farklıydı. Fuarın neredeyse yarısına yakınını Türk şirketleri doldurmuştu. Savunma Sanayi Başkanlığı’nın öncülüğünde 32 Türk şirketi milli bir katılımla geniş bir alanda adeta gövde gösterisi yaptı. Fuara katılan tüm şirketler Orta Doğu, Afrika, Orta Asya ve Asya Pasifik’ten ziyaretçilerini ağırladılar.
Fuarın Merkezinde, en büyük alanda ise Türk Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ (TUSAŞ) tüm hava araçlarıyla yer aldı. Özellikle mock up’larıyla (ürünlerin birebir örnek modelleri) Hürkuş ve Gökbey oldukça ilgi gördü. Son yıllarda sahadaki başarılarıyla dünyada konuşulan Türk savunma sistemleri şirketlerimize olan ilgiyi oldukça artırmış durumda. TUSAŞ’ın insansız hava araçları Anka ve Aksungur ile Milli Muharip Uçak (MMU) da ciddi anlamda ilgiyi üzerine topladı.
Doha’da TUSAŞ Genel Müdürü Temek Kotil ile dünyadaki son gelişmeleri, insansız savaş uçaklarını, 6’ncı nesil savaş uçağındaki gelişmeleri ve uydu dünyasındaki Türkiye’nin yerini konuştuk. Kotil, Atak 2 helikopterinde önemli mesafe kat edildiğini ve önümüzdeki yıl uçuşunu yaptıktan sonra ABD’nin 5’nci nesil savaş uçağının yarı fiyatına dünya satışını yapacaklarına dikkat çekti. Temel Kotil’in değerlendirmeleri şöyle;
Hürkuş’a dünyadan talep çok
Hürkuşumuzun uluslararası satışları gerçekleşiyor. Buraya gelmeden önce birçok kontrat imzalandı. Burada da imzalayabiliriz. Atak helikopterlerimizin Filipinlere teslimatını gerçekleştirdik ve yakında başka ülkelere de satışımız olacak. TUSAŞ son yıllarda geçmişe göre çok daha farklı fuarlara katılıyor. Biz TUSAŞ olarak uçak parçası yapan bir şirketken, son 2-3 yılda özgün ürünlerini piyasaya çıkaran şirkete dönüştük. 1-2 sene sonra Milli Muharip uçağımız da umuyoruz buraya gelecek. Atak-2 helikopterimiz de gelecek. Yine 10 tonluk helikopterimiz Gökbey’in büyüğünü yapıyoruz; o da buraya gelecek.
Hürjet Türk havacılığının kırılma noktası!
Hürjet, Türk havacılık ve savunma sanayinin kırılma noktasıdır. Çünkü ses altı ve ses üstü olmak üzere iki farklı dünyadır. Siz subsonik uçarsanız, uçağınız daha çok stabil uçmaktadır. Tüm uçuş kontrolü daha basit olur. Ancak süpersoniğe çıktığınız zaman ve savaş uçağı ise ki Hürjet F-16’dan biraz daha küçük bir savaş uçağı dolayısıyla çok farklı bir yeni dünya ile karşı karşıya geliyorsunuz. Hürjet’i inşallah 1 sene sonra 18 Mart tarihinde gökyüzünde göreceğiz. Türkiye için Hürjet çok önemli. İlk defa bir süpersonik uçak uçuşunu gerçekleştireceğiz. Tabii bu Milli Muharip uçağının önünden giden bir proje. İkisi de süpersonik fakat arada farklar var. Hürjet, Milli Muharip Uçağımızın temelini oluşturacak. Biz TUSAŞ olarak her yıl 1200 mühendis işe alıyoruz ve bu mühendisler burada yetişiyorlar. Hepsi her yıl bir kademe yukarı çıkıyor ve son kadememiz Milli Muharip uçağımız.
Katar’a 3 uydu satmak istiyoruz
Uyduda çok güzel bir eksen yakaladık. Bu alanda Airbus Space, Thales, Boeing Space gibi firmalar var. Ama artık uydu konusunda biz de TUSAŞ olarak varız. Rahmetli Özal’ın 1980’lerin ortalarındaki en büyük hayali Türkiye’nin uydu yapmasıydı. Şu an Türkiye olarak uydumuzu yapıyoruz. Türksat 6A yapıyoruz, Göktürk 2 yapmıştık, şimdi Göktürk’te yenileme yapmaktayız. Yeni uydu teknolojisi ‘small geo’ ile iyi bir eksen yakaladık. ‘Geo’ gökyüzünde bulunan haberleşme uydusu demek. Adından anlaşıldığı gibi küçük, 1-2 ton çok da küçük değil tabii. Dünya artık bu tür uydulara doğru gidiyor. TOGG ile elektrikli arabayı yakaladığımız gibi burada da aynı durum söz konusu. Klasik uyduların ağırlığı yaklaşık 5 ton, bu yeni teknoloji ile bunu 1 tona düşürüyoruz. Üzerindeki yayın yapan sistemler daha iyileştiriliyor, yazılımla yönlendirilmesi değiştiriliyor. Mesela Somali’ye yayın yapılması gerekirse antenlerin Somali’ye çevrilmesi yazılım ile gerçekleştiriliyor. Bir önceki teknolojide bu değişiklikleri yapmak mümkün değildi. Şimdi bütün bu yenilikleri Arjantin hükümeti için yapmış olduğumuz uydumuza koyuyoruz. Katar’da da uydumuz için müşteri arıyoruz. 3 uydumuzu Katar’a satma niyetimiz var. Uydu konusunda dünyaya büyük sürpriz yapacağız. Sonradan başladık ama artık dünyanın en iyileri ile aynı kulvardayız.
Yabancı mühendisler TUSAŞ’a çalışacak
TUSAŞ olarak çok büyük oynuyoruz. 5. nesil savaş uçağı yapıyoruz ama bunu TUSAŞ tek başına yapmıyor. Bütün kardeş kuruluşlarımız olan ASELSAN, ROKETSAN ve diğer şirketlerimizle beraber yapıyoruz. Bu kadar büyük projeyi Türkiye sınırları içerisinde bile yapamazsınız, dünyaya yayılmanız gerekiyor. Bu sebeple Malezya’da mühendislerimiz bulunuyor. Yıl sonuna kadar 100 mühendis bizim için çalışacak. Pakistan’da yine mühendislerimiz bulunmakta. Nijer’de mühendislik ofisi açıyoruz. Avrupa’nın 4 ülkesinde, Amerika’da 3 şehirde varız. Katar’da da olmak istiyoruz. Amerika gibi bir ülke herkesi kendine çekmektedir. Biz ise ülkelere gidiyoruz. Eğer siz Milli Muharip uçak gibi uluslararası çapta büyük projeler yapıyorsanız dünyayı çağırmanız gerekmektedir. Bu coğrafyanın en iyi üniversitelerinden birisi olan Katar Üniversitesi ile bir protokolle seçilen öğrencilere Türkiye’de staj yaptıracağız. Tüm dünyanın bizi görmesini istiyoruz. Çünkü biz şu anda 2050’lerin hatta 2100’lerin projelerini yapıyoruz. Şu anda yetişen 5 bin mühendis ileride inşallah savaş uçağı yapacak, 10 bin mühendis olması sağlanacaktır.
Önümüz açıldı ürünlerimiz satılıyor
Benim şirketteki 5’nci yılım Ekim ayında dolacak. Son 1-2 yılda daha çok ihracat yapar hale geldik. Birçok imza atılıyor, ancak birçoğunu biz sizlerle paylaşmıyoruz. Sadece teslimatları paylaşıyoruz. Filipinlere Atak helikopterlerimizin teslimatları başladı. Bu sene iki tane daha gidecek ve toplamda 6 teslimatımız gerçekleşecek. Kazakistan’a 3 tane Anka’mız da gidiyor. Genelkurmay başkanları ile de bu fuarda görüştük. Önümüz açıldı, artık ürünlerimiz satılıyor. Gökbey’in de çok takipçisi var. Düzinelerce satacağımızı umuyoruz.
Dünyaya 7 ürünü pazarlıyoruz
Şu an Hürkuş, Gökbey, Anka, Aksungur, Atak helikopterimiz ve haberleşme uydumuzla bu noktadayız. Satışını gerçekleştirdiğimiz 7 ürünümüz bulunuyor. 2 sene sonra Hürjet satışa uygun hale gelecek. 4 sene sonra Milli Muharebe Uçağımız uygun hale gelecek. Atak-2 ilk uçuşunu seneye yaptıktan sonra o da satışa uygun hale gelecek. Atak-2’nin satış fiyatı F-35’in neredeyse yarı fiyatında olacak. Dolayısıyla büyük rakamlardan bahsediyoruz. Şu anda durumumuz oldukça iyi ancak bundan 5 yıl sonra çok daha iyi bir konumda olacağımız çok açıktır.
MMU’nun motoru yapacağız
Bir muharip uçak yapılırken 6 bin mühendisin, 5 yıl boyunca çalışması gerekiyorsa, bu süreyi 4 yıla indiremezsiniz. Ayrıca hem imalatta hem de tasarımda çok yeni teknolojiler var. Artık mühendislik çalışmaları bizim 80’li yıllarda gördüğümüz gibi değil. Yapay zekâ ile çok hızlı çalışmalar yapılmaktadır. Şu anda 50 bin çekirdekli makinamız geliyor. Eskiden olsa 4 çekirdekli bilgisayarı yan yana görsek şaşırırdık. Dolayısıyla dünya değişti. Artık motoru da, uçağı da, helikopteri de Türkiye olarak yaparız. Artık ‘yapamayız’ diye bir şey yok. MMU’nun motorunu da yapacağız. Tabii ki 35 bin pound thrust üreten ve 1400 derecelik yanma odası sıcaklığındaki motorun yapımı zaman alır. Çok çalışmaya devam etmeliyiz.
Seramik kompozit ile motorda devrim yapabiliriz
Karbonun özel bir şekline grafin denir. Bu grafini dünya çapında üreten birkaç yerli firmamız bulunuyor. Bu maddeyi de biz kompozit malzemelerde kullanmaktayız. Yıllar önce bize grafin yapacağız deselerdi inanmamız çok zordu. Benim 80’li yıllarda yaptığım doktoram seramik-seramik kompozitler üzerineydi. Şu anda seramik-seramik kompozitten motor pali yapılmaya çalışılmaktadır. Biz de bu konu üzerinde çalışıyoruz. Seramik-seramik kompozitten tirbün palleri yaptığımız zaman eski motorların pabucu dama atılacak ve bir devrim yaşanacak. Dünya buraya doğru gidiyor.
6’ncı nesil savaş uçağını daha kolay yaparız
Bir uçağı sesin üzerinde süpersonik hatta hipersonik uçurmanızın insanlı veya insansız uçurmanızla bir ilgisi bulunmuyor. Biz 5. nesil savaş uçağımızı TUSAŞ önderliğinde tüm kuruluşlarımızla yaptığımız zaman aslında sesin iki katına çıkıyoruz. Ancak tabii ki sesin üzerine çıkmanız yetmiyor, manevra da yapabilmeniz lazım. Yani bu savaş uçağı rayda gidermiş gibi havada gitmesi lazım. Bizim şu andaki amacımız bu konuları çözüme kavuşturmak. Bunu yaparken de bu uçağın geometrisi, radyo dalgalarını yansıtmayacak şekilde yapılıyor. Buna göre keskin kenarları mevcut. Bu aerodinamik açısından olumsuz bir şey ancak bu sayede hem görünmezliği hem de manevrayı sağlıyorsunuz. Tabii 5. nesil uçağımızın üzerinde birçok sensör de bulunmaktadır. Etrafı dinleme, füze gönderme, otokontrol, yapay zekâ gibi.
Aslında bizim milli muharip uçağımız bittiği zaman büyük bir adım bitmiş olacak. Bundan sonra hipersoniğe gitmek gerekiyor. Genç mühendislerimizi de bunun için yetiştiriyoruz. 5. nesil savaş uçağından sonra 6. nesil savaş uçağımızı yapmak bizim için daha kolay olacaktır.
Hürjet insansız savaş uçağı da olabilir
Hürjet’i tamamladıktan sonra kolay bir şekilde insansıza da çevirebiliriz. Ancak öncelikle insanlı yapmamız gerekiyor. Dolayısıyla önce 5. nesil uçaklarımızı yaptıktan sonra adım adım 6. nesil uçaklarımızı da yaparız. Önce Hürkuş’u daha sonra Hürjet’i yaptık. Bu iki uçağımız arasında mühendislik konusunda çok fazla fark var. Tabii müşterilerimiz Hürkuş ile uçtukları zaman uçağı jet zannedebiliyorlar çünkü 6-7 G’lere kadar çıkabiliyor. Hürjet’ten sonra Milli Muharip Uçağımızı yaptığımız zaman, Ruslar Su-57 ile ne yapıyorsa ve aynı şekilde Amerika F-22 ve F-35 ile ne yapıyorsa biz de onu yapacağız. 6. nesil savaş uçaklarımızı da yapacağız, ancak en önemli nokta eğitimli insan.
İnsansız savaş uçağı üzerine şu an çalışmıyoruz
Tabii bizim insansız savaş uçağı konusunda bir çalışmamız şu an söz konusu değil. Milli Muharip Uçağımızı (MMU) bitirdikten sonra insansız savaş uçağımızı da konuşabiliriz. Ancak bir de şunu eklemek istiyorum bütün konseptler de değişmektedir. Görünmez bir uçak yaptığınız zaman yüzlerce kilometreyi gören radarı da varsa angajman kuralları değişiyor. Artık öyle yüksek G’lere gerek kalmıyor çünkü it dalaşı dediğimiz olaylar azalıyor. İşi uzaktan hallediyorsunuz. Özellikle Ukrayna’da yaşananlardan şunu çok iyi gördük ki Rusya akıllı teknolojileri hiç kullanmadı. Bu da gösteriyor ki aslında düşünüldüğü gibi bir teknoloji bulunmuyor. Biz gençlerimizi devreye sokarsak, gelecek dünyayı da onlar oluşturacağı için yeni kuralları umuyoruz onlar koyarlar.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.