• Hakkımızda
  • İletişim
  • Uçuş Bilgileri
  • Fırsatlar
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
20 Ağustos 2025
  • Ana Sayfa
  • Havacılık
  • Turizm
  • Seyahat
  • Savunma
  • Uzay
  • Özel Röportajlar
  • Teknoloji
  • Fırsatlar
  • Yazarlar
    • Cem Polatoğlu
    • Kaan Yıldızgöz
    • Güntay Şimşek
    • K. Hakan Çelikoğlu
  • ENGLISH
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Havacılık
  • Turizm
  • Seyahat
  • Savunma
  • Uzay
  • Özel Röportajlar
  • Teknoloji
  • Fırsatlar
  • Yazarlar
    • Cem Polatoğlu
    • Kaan Yıldızgöz
    • Güntay Şimşek
    • K. Hakan Çelikoğlu
  • ENGLISH
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
Ana Sayfa Özel Röportajlar

YG Genel Müdürü Günaydın: Ormanlarda yangın topu ve İHA’lar dönüm noktası olabilir!

20-08-2025 13:07
0
YG Genel Müdürü Günaydın: Ormanlarda yangın topu ve İHA’lar dönüm noktası olabilir!

YG Yangın Güvenliği şirketinin kurucusu ve Genel Müdürü Yalçın Günaydın - Fotoğraf: Haber Aero

PaylaşPaylaşPaylaşPaylaşPaylaşPaylaş

Türkiye’nin insansız hava aracı (İHA) teknolojisindeki liderliği, orman yangınlarıyla mücadelede yeni bir çığır açabilir. YG Yangın Güvenliği Genel Müdürü Yalçın Günaydın, havadan müdahalede kullanılacak yerli yangın söndürme bombalarının ve İHA’ların önemine dikkat çekti.

Ülkemiz, başta iklim değişikliği olmak üzere çeşitli sebeplerden dolayı bu sene çok daha fazla orman yangınıyla karşılaştı. Her sene olduğu üzere bu yıl da orman yangınlarına müdahalede hava araçları en çok tartışılan konuların başında geldi. Yangın söndürme uçakları, helikopterler ve Türk Hava Kurumu‘nun kullanılmayan uçakları bolca tartışıldı.

Ancak artık insansız hava araçları üreten, yüksek teknoloji geliştiren bir Türkiye’de, yangınlara havadan ve karadan daha etkin müdahale etmenin yollarını aramamız lazım. Gündemdeki bu konuyu 44 ülkeye ihracat yapan YG Yangın Güvenliği şirketinin kurucusu ve Genel Müdürü Yalçın Günaydın ile konuştuk. Günaydın, Haber Aero‘ya yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin sahip olduğu imkanlar ve ulaştığı teknoloji seviyesiyle orman yangınlarına havadan daha etkin müdahale edebileceğine dikkat çekti.

Havadan; uçak ve helikopterlerle ormanlar başta olmak üzere diğer yangınları söndürmek mümkün mü?

Her yıl daha yaz başlamadan orman yangınları tartışmalarının açılışını yapıyoruz. Yangınlar bitene kadar da konuşmaya devam ediyoruz: “Uçak gelmedi, şu yetmedi, bu oldu” gibi… Oysa yangın başladıktan sonra dünyanın hiçbir yerinde bu yangınları söndürecek teknoloji yok. Dolayısıyla odaklanacağımız yer belli: Öncelikle yangını erken tespit etmeyi gündemimize alacağız. Ne kadar erken tespit ve müdahale edebiliyorsak, bu o kadar değerli.

Fotoğraf: AA

Orman yangınlarını erken tespit için neler yapmak gerekiyor?

Ben bu alanla ilgili bir firma yöneticisi ve profesyoneliyim. Ülkemizde, yangın güvenliği ve söndürme konusunda ürettiğimiz ürünlerle dünyadaki 5 firmadan biriyiz. Öncelikle temelden başlamak lazım. O da şu: Örneğin, cumhuriyetimiz kuralı 100 yıl oldu. Bu yüzyıl içinde sadece Kıbrıs Barış Harekâtı‘nı yaşadık. Her yıl savunma bütçemizi ayarlıyor ve yeniliyoruz. Bütün silahlarımızı ve ekipmanlarımızı buna göre planlıyoruz. Ama her yıl yaşadığımız bir savaş var: Orman yangınlarında bir savaş veriyoruz. Bu, sadece ülkemiz için değil, dünyadaki tüm ülkeler için geçerli bir durum.

Yangınların ilk tespitinde ve sonrasında ilk müdahalede ne tür sorunlar yaşanıyor? Türkiye, kendi ürettiği insansız hava araçları (İHA) ile erken uyarı konusunda da epey mesafe katetti. Sizce eksik olan nedir?

Her türlü yangında olduğu gibi orman yangınlarında da ilk müdahalenin erken olması gerekiyor. Böyle bir sisteme ihtiyaç var. Bunu yapamadığınız sürece, doğada oksijen olduğundan yangınları söndürme şansınız yok. Yangın, kendiliğinden yanabileceği yere kadar gider, yakacağı bir şey kalmadığı zaman kendiliğinden biter. Müdahalelerin doğru ekipmanlarla yapılması gerekiyor. Dünyada bu işi çok başarılı yapanlar var. Ancak havadan, uçakla ve helikopterle suyla yapılan müdahalelerde dikkat edilmesi gereken hususlar var. Atılan su, milyonlarca watt değerindeki ısının üzerinde zaten buharlaşıyor ve aşağı inmeden kayboluyor. Kullanılan bu sulara, gerekli soğutucu ve buharlaşma özelliği olmayan kimyasallar katılarak müdahale edilebilir. (Orman Genel Müdürlüğü bu kimyasalları kullanıyor, ama yeterli mi bilmiyorum.) Bu açıdan yapılacak bir şey yok. Çıkan yangınları söndürmek için ülkemizde canla başla mücadele ediliyor. Ayrıca, bizim ülkemizdeki orman yangınına müdahale eden uzman ekiplerimiz ve itfaiyecilerimiz gerçekten başarılı işler yapıyorlar. Canla başla mücadele ediyor, uykusuz kalıyor, gerekirse şehit oluyorlar. Hepsine Allah’tan rahmet diliyoruz. Sahada mücadele edenlere Allah güç kuvvet versin.

Bizim de orman yangınları için yıllar önce yapıp heyecanla yürüttüğümüz bazı projeler var. Bunu Roketsan ile de ortak bir çalışma zeminine oturttuk. Bundan iki-üç yıl önceki yangınlarda yine ilgili çevreler heyecanla bize gelip “ne yapabiliriz?” diye sormuşlardı. Bir yangın bombası geliştirmemiz istendi ve yaptık. Bu tür çözüm ortaklıkları içinde biz de yangın kimyasallarıyla söndürme yapısı içerisinde olacaktık. İşin başında Roketsan olacaktı. Bomba yapan ASSAN, MKE gibi firmalarımız var. İnsansız hava araçları (İHA) Roketsan, Aselsan; TUSAŞ ve Baykar‘ın da destekleriyle donatılacaktı. Bu araçlar hem ihbar yapacak hem de kendisi gidip yangına ilk müdahalede bulunacaktı. Bir yandan ilk ihbarı yolluyor, diğer taraftan da ilk müdahaleye gidiyor olacaktı. Hemen üzerindeki bombayı ya da ne konmuşsa, sonuç olarak onu direkt ilk müdahalede kullanacaktı. Bir Ar-Ge yapılarak, sonra da test edilerek sonuca gidilebilir. Bunu dünyada deneyen yok. Biz yapabiliriz. Bu proje hâlâ askıda duruyor.

YG Yangın Güvenliği şirketinin kurucusu ve Genel Müdürü Yalçın Günaydın – Fotoğraf: Haber Aero

Neden yangın bombası için adım atılmıyor? Bu hususta niçin gelişme olmuyor?

Bilmiyorum, ama şunu net söyleyebilirim: Orman yangınlarına havadan daha etkin müdahale yapılabilir. Çünkü yangının çıktığı ve yayıldığı yere insanın ulaşma şansı çok zor. Yani dağlarda, taşlar arasında ne kadar yol açsanız da yangın çıkan yerlere ulaşmak çok zor. Ama İHA’larımız çok gelişmiş teknolojilere sahip. Drone’lar da öyle. Bunlarla orman yangınlarına daha hızlı müdahale edilebilir. TÜBİTAK destekli veya devletimizin vereceği diğer imkanlarla yapacağımız mühendislik hizmetleriyle bu işler yapılabilir. Dünyaya da bu alanda örnek olabiliriz. Çünkü İHA’lar ve daha küçük boydaki drone’lar konusunda Türkiye çok ileri bir seviyede. Japonya‘ya ihraç ettiğimiz tarım ilaçları atan, tohumlama yapan ürünleri Mersin‘deki bir firmamız üretiyor. Bizim halkımız da zannediyor ki o ürünleri Japonya üretiyor. Türkiye’de biz üretiyoruz.

Benzer durumda sizin firmanız da var. Nerelere ihracat yapıyorsunuz?

Ülkemizde Japonya örneğinde olduğu gibi dünyaya ihraç ettiğimiz çok teknolojik ürün var. Bizim firmamız şu anda 44 ülkeye ihracat yapıyor. Bunu kimse bilmiyor ama biz Amerika‘dan Çin‘e kadar ürün gönderiyoruz. Biz bu işe başladığımızda Çin‘den ürün alıyorduk. Şu anda o ürün aldığımız firmaya biz ürün satıyoruz. Dünyanın dört bir yanına ürünlerimizi geliştirerek ihracat yapar hale geldik.

Ülkemizde böyle özel alanlar için de bütçe ayrılır, Ar-Ge yapılırsa her şeyi yapabiliriz. Biz yangın söndürme topu üretiyoruz. Dünyada bunu Çin, Tayland ve bir de biz üretiyoruz. Bizim ürünü uçaklardan, insansız hava araçlarından, drone’lardan havadan attığınız zaman çok verim alınıyor. Elimizdeki verilerle istediğimiz yükseklikte yangın bombalarını patlatarak yangınlara müdahale edebiliyoruz. Kontrol tamamen kullanıcıda olan bir sistem. İçine yüklediğimiz çip ve yazılımlarla aleve çarptığı anda kendi de patlıyor. Üzerine darbe sensörü koyuyoruz. Çarptığında veya aleve değdiğinde patlıyor. Dünyada bir tek biz üretiyoruz. Bakın, dünyadan bahsediyorum.

Madem ülkemizde böyle bir ürün geliştirilmiş, dünyaya da satılıyorsa, Türkiye’de neden kullanılmıyor?

Nedenlerini bilemiyorum. Başka çözümlerle hareket ediliyor, ama bizimkiler kullanılmak istenirse biz hazırız. Stoğumuzda 10 bin adet var. Hemen sunarız.

Bu hususta eksiklik nerede? Siz mi kendinizi ve ürünlerinizi anlatamıyorsunuz?

Eksiklik şurada: Bu konuları yöneticilerimiz bilmiyor. Bilseler harekete geçerler. Geçmiş yıllarda bu hususlarla Orman Bakanlığı‘ndaki yetkililere hatalı ve yanlış tanıtımlar yapılmış. Yangın topunu götürmüşler, Sayın Orman Bakanımızın eline vermişler. Bir yangın çıkarıp, topu atmışlar, top da yuvarlanıp gitmiş. Halbuki, yangına müdahale ve kullanımı öyle olmuyor. Yanlış uygulama yapılmış, konu kapanmış.

Yangın söndürme topunun içinde monoamonyum fosfat dediğimiz bir kimyasal var. Yanan örtünün üzerine serilmesi gerekir. Yanlış testler ve deneyler veya tanıtımlarla devlet büyüklerimiz maalesef yanıltılmışlar. Dünyanın birçok ülkesine, Amerika‘ya, Fransa‘ya, Avrupa‘da çeşitli ülkelere, Orta Doğu‘ya satıyoruz. Hem de çoklu miktarlarda ihraç ediyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı bunların yanında çok küçük kalıyor. Ülkemiz için 5-10 bin adet ihtiyaç söz konusu olabilir. Bu da bizim için bir günlük üretim demek. Önemli olan ülkemizin bu teknolojileri kullanması ve İHA’larla birlikte öncü olmasıdır.

Büyük torbalarda bir tonluk yangın topu atan ülkeler var. Kargo uçaklarından atılıyor. Kargo uçaklarıyla, birbirine bağlıyorlar. Bunu birkaç ülke uyguluyor. Bu, basit bir yangın topu değil. Bu hususta ülkemizde yapılabilecek çok şey var.

Yangın füzeleri de var galiba. Onların kullanımı nasıl?

Şimdi güdümlü füzedeki başlığımızda patlayıcı yok. Bir güdüm var, yani gideceği hedefe yönlendiriyor. Patladığı zaman dışarıya şarapnel değil, bahsettiğimiz Ar-Ge’sini yapacağımız kuru kimyasal atabiliyor. Köpük olabilir ya da çok daha gelişmiş bir yangın ajanı olabilir. Patladığı zaman 300 ya da 500 metrekarelik bir alandaki alevi yok ediyor. İHA’lar ilk tespiti yapıp yangını gördüğü zaman bu füzeleri kullandığında yangın zaten bitmiş olur.

Bu sistemleri yönetecek bir ekibin kurulması halinde hızla neticeye gidilir. Jet motorlu söndürme aracımız da yok. İlgili firmalar patent aşamasında. Mesela bunu neden hâlâ yapmadık? Bu ürün ithal edilebilir, sonra kendi üretimimizi kullanırız.

Jet motorlu söndürme aracı nedir? Nasıl çalışır?

Bir itfaiye aracı düşünün. Onun üzerine uçaklarda kullanılan jet motorunu düşünün. Onun gücüyle su sisi dediğimiz bir mikronize su ya da köpüğü yüzlerce metre ileriye fırlatabiliyorsunuz. Fırlatıp, bu sayede bir su sisi örtüsü oluşturuluyor. Böylece o bölgede yangının yükünü azaltmış oluyor. Su erimeden, buharlaşmadan müdahale yapılabiliyor. Mesela Buca‘daki son yangında şunu gördük. Gece saat yarıma doğru Buca‘da yangın çıktı. Yakında bir petrol istasyonu var. Oraya yanaştığı zaman içindeki petrol büyük ihtimalle boşaltılamayacağına göre, tonlarca yakıt bölgede büyük bir felaket anlamına gelir. Jet motorlu yangın söndürme sistemleri böyle yerlerde çok önemli görev yapıyor. Ama bizim yetenekli itfaiyeci ve orman yöneticilerimiz orada o kadar güzel bir şey yaptı. Bütün araçları baştan sona kadar dizmişler ve müdahale anını beklediler. Yangın o sırta geldiğinde bu tarafa doğru geçmeden topyekûn saldırdılar. Ne oldu? Yangın yön değiştirdi. İşte bu jet motorlu araçlarla bunu çok daha etkin yapabilirsiniz. Uzaktan, yangının içine girmeden müdahale edilebilir. Bu jet motorlu sistemleri Hindistan, Çin ve Avrupa‘da birkaç ülke yaptı. İtfaiye araçlarında yanında bulundurulabilecek bir su sisi perdesi oluşturan küçük motorlu cihazlar var. Yangın şemsiyesi gibi çalışıyor. Yangın içinde kalan ekipler kullanıyor, oluşan su sisi nedeniyle alevler personele ulaşamıyor.

Fotoğraf: AA

Orman yangınlarının söndürülmesinde ülkemizdeki mevcut uygulamalarla uçak ve helikopterlerin etkinliği ne kadar?

Dünyada hiçbir teknoloji yok ki şahit olduğumuz orman yangınlarını söndürebilsin. Yani 100 tane uçak alsanız bile, 100 ton su atabilir, ama söndüremez. Ama başta kargo uçakları olmak üzere bunları yeni teknolojilerle donatıp daha etkin kullanabiliriz. Orman yangınları için özel bütçe, akademik çalışmalar ve AFAD‘ın bünyesinde bu işleri iyi bilen sayısını artırmamız gerekiyor. Ülkemizde üniversitelerde “Yangın Mühendisliği” bölümü yok. Üniversitede böyle bir birim ve akademik kariyer yapacak bir alan yok.

Temelden lisans eğitimi verecek “Yangın Mühendisliği”, ülkemiz için önemli bir ihtiyaç. Ön lisans olarak bir-iki tane üniversitemizde meslek yüksekokulu var. Türkiye Cumhuriyeti’nde yanılmıyorsam ilk “Yangın Mühendisi” benim oğlum oldu. Böyle bir eğitim aldı. İngiltere‘de okudu ve geldi. Yangınlarla nitelikli mücadelenin başında eğitim geliyor. Akademik eğitim verebilen bir üniversitemizin olması lazım.

Kasabalar, tatil beldeleri, köyler ve diğer yerleşim yerlerinde yangınla mücadele için eğitim, teçhizat ve nitelikli eleman noktasında önemli yenilikler yapmamız gerekiyor mu?

Avrupa başta olmak üzere bazı ülkelerde köy ya da kasaba kurulurken tehlikelere karşı önceden elektrik hatları gibi risk içeren altyapılar için ciddi projeler yapılıyor. Tedbirler alınıyor. Yangınlara en kısa sürede müdahale etmek için teçhizat alınıyor ve sistemlerle kesinlikle oynanmıyor. Bizim de en küçük yerleşim birimlerinden başlayarak yangın tedbirleri almamız şart. Böylece birçok yangın büyümeden söndürülür. Orman içinde, şehir merkezlerine uzak köylere, dağ başında kış turizmi yapan otellere itfaiye gelene kadar müdahale edecekleri donanımların olmasını sağlamalıyız.

Elektrik hatları, trafolar veya yangın riski taşıyan yerler, Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone gibi GSM operatörlerimizin baz istasyonları için de ilave önlemler gerekiyor mu?

Elbette, riskli olan her yer için tedbir gerekiyor. Bizim ürünümüz tam bu tür yerler için geliştirildi. “Aerosol Gazlı Yangın Söndürme Sistemleri” üretiyoruz. Bunu trafolara, baz istasyonlarına, elektrik odalarına, panoların içlerine önceden koyuyoruz. Yangın çıktığı zaman otomatik çalışarak, büyümeden yangını orada söndürüyor. Evet, telekomünikasyon şirketlerinin baz istasyonlarına koyuyoruz. Türkiye’de ihtiyaç duyulan trafolara konabilir. Konulduğu yerin %60-70 oranında kapalı olması gerekiyor.

Bunu bir geminin makine odası gibi, bir otobüsün motor kısmı gibi düşünün. Buralarda söndürmeleri yapabilen, otomatik algılayıp söndüren sistemler üretiyoruz. Bunların en önemlisi şu; bunlar hiçbir basınçlı kap değil. Yani basınçsız küçük kaplar ve otomatik çalışabilen sistemler ve uzun ömürlü. Birkaç yılda, hatta 15 yılda bakım onarım istemeyen ürünler üretiyoruz. Isı, duman gibi ne gerekiyorsa ona göre bağlantı yapıyoruz. Duman ve ısı dedektörü var. İkisini birlikte konumlandırıyoruz. Milisaniyelerde haberleşiyorlar. Sonra panele diyor ki: “Burada bir tehlike, yangın var.” Sinyal gönderiyor, alarm çalıyor. Eğer müdahale edecek bir kişi varsa bakıyor. Yerin konumuna göre 10-15 saniye içerisinde müdahale ediliyor. Yangın daha başlangıç aşamasında söndürülüyor.

İstanbul Havalimanı’nda scooter’larda da acil müdahale için bizim taşınabilir cihazlarımız kullanılıyor. Bunlar da bizim taşınabilir, aerosol söndürme sistemlerimiz. Bir yangın görüldüğü an, anında müdahale ediliyor. B sınıfı yangın dediğimiz; yanıcı, patlayıcı, parlayıcı, benzin, yağ yangını çıkabilecek yerlere hızlıca müdahale edilebilecek cihazlar. İstanbul Havalimanı gibi dünya çapında konumu olan bir yerde kendi ürettiğimiz bir ürünün, kendi havalimanımızda kullanılması gurur verici.

Uçakta, binlerce metre yukarıda, kapalı bir alanda yangın çıkarsa nasıl bir yöntem kullanılıyor? Türk Hava Yolları, Pegasus ve dünyanın çeşitli havayolları kısa süre önce lityum iyon pilli cihazlar için çeşitli tedbirler aldılar. Günümüzün en güncel konusu lityum pilli cihazlar; mobil telefonlar, bilgisayarlar, tabletler ve diğer cihazlar…

Lityum iyonla çalışan piller çok tehlikeli. Bildiğimiz kadarıyla uçaklarda lityum pil ya da başka yanıcı maddeleri bertaraf edecek torbalar var. Yani o bilgisayarı alıp o torbanın içine atıp kapatıyorlar. Orada oksijeni kesip, ısıyı dışarı yaymayacak torbalar kullanılıyor. Çünkü dışarıdan müdahaleyle söndürme imkânı olmuyor. Normal bir yangın çıkarsa, halon alternatifi dediğimiz bazı basınçlı tüpler kullanılıyor. Bizim de bir markamız var: HAFEX. Ancak bu basınçlı yangın söndürücüleri üretenler, “Halon Alternative Fire Extinguishing” diye pazarlıyorlar. Uçaklarda kullanılan bu yangın söndürme tüplerinin adı bu. Yangın söndürücüler aslında HAFEX. Baş harfleri birleşirse HAFEX... Bize son zamanlarda elektronik posta geliyor. Bu üründen uçak firmaları bizden istemeye başladı. Bir araştırdık ki üreten insanlar bunu HAFEX diye satıyorlar. İnternet adresimizden talep ediyorlar. Halbuki bizim ürettiğimiz ürünün adını kullanıyorlar.

Bizim ürünümüz basınçsız. Halon alternatifi gazlar çevreye, insana, ozona zarar vermiyor. Zararları sebebiyle dünyada halon ve türevleri yasaklandı. Bunun yerine alternatif olacak gazlı söndürme sistemleri geliştirildi. Bir tanesi de bizim ürünümüz. Uçaklarda bu sistemler, halon alternatifi tüpler diye kullanılıyor. Tek tehlikesi, basınçlı kapta olmaları. Herhangi bir sert düşme veya bir şeyin çarpması patlamasına sebep olabilir. Havacılık sektörünün bu hususlara dikkat etmesi gerekiyor. Bahsettiğim halon alternatifi tüplerin basınçsız modelleri de var ama pek bilinmiyor.

Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.

Bildirimleri kapat
Önceki yazı

İngiltere’de 3 binden fazla Airbus işçisi greve gidecek

Sonraki yazı

Bayraktar kardeşler 2024’te 5,3 milyar lira vergi ödedi

İlgiliYazılar

Pegasus KKTC’ye 5 euroya uçuyor

Pegasus KKTC’ye 5 euroya uçuyor

20/08/2025
THY, 36 ülkede emniyet testini başarıyla geçti

THY, 36 ülkede emniyet testini başarıyla geçti

20/08/2025
Gökbey’e SHGM’den özel uçuş izni

Jandarma’daki Gökbey helikopteri sayısı 4’e ulaştı

20/08/2025
IAG-Air Europa anlaşması inceleme altında

THY KAP’a bildirdi: Air Europa’ya 300 milyon euro yatırım!

19/08/2025
Sonraki yazı
SİHA ihracatı başarısı, Bayraktar kardeşlere vergi şampiyonluğu getirdi

Bayraktar kardeşler 2024'te 5,3 milyar lira vergi ödedi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SÜRMANŞET

Ukrayna’nın 3 bin km menzilli ‘Flamingo füzesi’ seri üretimde

Ukrayna’nın 3 bin km menzilli ‘Flamingo füzesi’ seri üretimde

20/08/2025
IAG-Air Europa anlaşması inceleme altında

THY KAP’a bildirdi: Air Europa’ya 300 milyon euro yatırım!

19/08/2025
Japonya, Türk İHA’ları için Ankara’da

Japonya, Türk İHA’ları için Ankara’da

19/08/2025
POTAS Genel Müdürü Aslanoğlu: Antalya uçak yakıtında yeni döneme girdi!

POTAS Genel Müdürü Aslanoğlu: Antalya uçak yakıtında yeni döneme girdi!

18/08/2025

Öne Çıkanlar

Pegasus KKTC’ye 5 euroya uçuyor

Pegasus KKTC’ye 5 euroya uçuyor

20/08/2025
NATO Zirvesi 2026’da Ankara’da yapılacak

NATO Zirvesi 2026’da Ankara’da yapılacak

20/08/2025
TAV’ın dört havalimanı karbon emisyonlarını dengeledi

TAV Havalimanları, TAV Esenboğa ile birleşiyor

20/08/2025
SİHA ihracatı başarısı, Bayraktar kardeşlere vergi şampiyonluğu getirdi

Bayraktar kardeşler 2024’te 5,3 milyar lira vergi ödedi

20/08/2025
Havacılık, Savunma, Uzay ve Teknoloji Haberleri

Haber.aero haber içerikleri (fotoğraf, yazı, video) kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, içeriklerin tamamı kullanılamaz.  Kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.

  • Künye
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Uçuş Bilgileri
  • Gizlilik Politikası

Copyright ©️ 2021- Tüm haklar saklıdır. HTS İletişim A.Ş. Türkiye'nin Havacılık, Turizm ve Savunma Sitesi

Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
  • Ana Sayfa
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Havacılık
  • Turizm
  • Seyahat
  • Savunma
  • Uzay
  • Özel Röportajlar
  • Teknoloji
  • Yazarlar
    • Cem Polatoğlu
    • Güntay Şimşek
    • K. Hakan Çelikoğlu
    • Kaan Yıldızgöz
    • Alper Eliçin
    • Av. Görkem Gökçe
    • Prof. Dr. Fahrettin Öztürk
    • Editör
    • Bir Görüş
  • English
  • Fırsatlar
  • Gizlilik Politikası
  • Künye

Copyright ©️ 2021- Tüm haklar saklıdır. HTS İletişim A.Ş. Türkiye'nin Havacılık, Turizm ve Savunma Sitesi

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Create New Account!

Fill the forms bellow to register

All fields are required. Log In

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist